Dalış başlarken genellikle ekipmanı kiralıyoruz. Ancak tecrübe kazandıkça veya dalıştan keyif almaya başladıkça, kendi ekipmanımıza sahip olmayı düşünmeye başlıyoruz. Bu yazıda, Ekipmana Sahip Olmanın 5 Artısı ile Ekipman Kiralamanın 5 Artısını konuşacağız. Eksilerden bahsetmiyorum, çünkü her ne kadar bir tarafın artıların diğer tarafın eksileri olarak düşünülse de, iki tarafa da eşit mesafede durup sizin karar vermenizi sağlamak istiyorum.


Dalış Ekipmanına Sahip Olmakla İlgili Bilmeniz Gereken 5 Şey:


1. Rahatlık: Ah, öyle bir rahat edeceksiniz ki… Hem fiziksel rahatlık ve vücuda uygunluk anlamında (ki bu konuya ikinci madde olarak değineceğiz) hem de psikolojik rahatlık anlamında. Ekipmanınızın nasıl çalıştığını, ne performansa sahip olduğunu ve donanımdan ne beklenilebileceğini bileceksiniz. Bazı parçaların (maske ve kuru elbise gibi) bu rahatlık seviyesine gelmeleri biraz zaman alabilir. Ancak bir kez malzemeye alıştığınızda, onsuz dalmak istemeyeceksiniz. Pek çok dalgıcın yıllarca aynı model malzemeyle dalmalarının sebebi de bu, hatta eskisi bozulunca gidip yine aynı modeli almalarının da…

2. Uyum: Bir malzemeyi satın almadan önce, genellikle malzemeyi deneriz, uzun uzun düşünürüz, alternatiflerini araştırırız ve fiyatları karşılaştırırız... Yani satın alma sürecinde emek ve zaman harcarız. Kiralanan malzemede bunun olması beklenemez elbette, çünkü bu kadar vakit veya seçenek yoktur. Yani, muhtemelen sahip olduğunuz bir elbise (veya başka bir malzeme) vücudunuza kiralanan malzemeye göre çok daha uyumlu olacaktır. Stilinize yansıtacaktır, diğer parçalarla (BC ve regülatörde olması gerektiği gibi) daha iyi çalışacaktır. Ayrıca, maske, patik, elbise gibi malzemeler zaman içinde vücudun şeklini alır, dolayısıyla kullanıldıkça daha rahat hale gelir.

3. Hijyen: Bu konu bazı yeni başlayanlar için büyük bir endişe konusu. Özellikle ağızlık, elbise gibi bazı parçaların hijyeni konusunda endişe etmek gayet doğal. Dalış merkezlerin olası risklerin farkında olduklarından, her günün sonunda ekipmanı yıkar. Tabi bu konuda daha titiz olan ve olmayan dalış merkezleri elbette var. Ne olursa olsun, eğer bu tür konularda çok endişeliyseniz, risk almayın ve kendi malzemenizi edinin. En azından kritik olan parçaları… Başka bir dalgıcın vücut sıvılarını düşünmeden dalmak, sualtında mutlaka daha rahat olmanıza yardım eder!

4. Bakım: Kendi malzemenize sahip olduğunuzda, malzemenizin bakımlı olup olmadığını da bilirsiniz. Olası arızalara yedek parça ve gerekli aletlerle hazırlıklı olabilirsiniz. Ekipmanınızla ilgili durumlara karşı daha hazırlıklı ve kontrol sahibi hissedebilirsiniz. Ayrıca temel ekipmanın çalışması ve özellikleri hakkında detaylı bilgi sahibi olmanız da faydalı olacaktır. Birbirinden bilgilendirici harika videolar içeren Touch ürünüyle işlenen PADI’nin Ekipman Bakımı Uzmanlık kursunu alabilirsiniz.

EquipmentSpecialist

5. Daha iyi bir dalgıç olmak: Beni yanlış anlamayın, çok harika bir dalgıç olup, kiralık ekipman kullanıyor olabilirsiniz. Niyetim kimseyi yargılamak değil tabi ki. Söylemek istediğim, malzemenizi tanıdığınızda, ağırlığınızı daha kolay ayarlayacağınız ve hassas denge bulabileceğiniz, sualtında nötr yüzerlikli olacağınız ve genel olarak daha rahat hissedeceğiniz bir gerçek. Bunlar da daha iyi bir dalgıç olmanızı hızlandıracak şeylerdir. Kendi ekipmanınıza sahipseniz, mükemmel dengenin inceliklerini daha hızlı öğrenirsiniz.


Dalış Ekipmanı Kiralamakla İlgili Bilmeniz Gereken 5 Şey:


1. Seyahat Kolaylığı: Ufak bir çantayı sırtınıza asıp, yola çıkmaktan daha iyi ne olabilir? Bazen bu sadeliğe özeniyorum  Kiralamanın en iyi yanı, daha hafif seyahatler yapmak. Malzemeyle seyahat etmemenin rahatlığı ve hafifliği… “Ekstra bagaj çıkacak, bagajım kaybolursa ne yaparım veya ya malzemem zarar görürse?” endişeleri taşımamak…

2. Ağırlık yok: Muhtemelen malzemeyi kuşanıp, suya girme aşamasına kadarki ağırlıktan muaf olmak mümkün olmayabilir ama en azından koca bir çantayı oradan oraya taşımanız gerekmez. Dalışa giderken kendinizi ve birkaç önemli eşyanızı getirmeniz yeterli! Günün sonunda malzemeler ısladığı için daha da ağırlaşacak, bu da işleri iyice zorlaştırabilir. Bu nedenle, ağırlık meselesi kiralamanın kesin bir artısı.

3. Depolama: Bu konu satın almamanın açıklaması olarak sandığımızdan daha fazla karşımıza çıkıyor. İnsanların dalış malzemeleri için evlerinde veya ofislerinde yeterince yerleri olmayabiliyor. Bazıları da neopren kokusuna pek bayılmadıkları için depolamak istemeyebiliyor. Eğer ufak bir evde yaşıyorsanız, kullanışlılık açısından kiralamayı tercih edebilirsiniz.

4. Temizlik ve bakım: Evet, tekrar bakımdan söz ediyoruz! Ancak bu sefer değişik bir açıdan ele alalım. Malzemeyi kiraladığınızda, bakım hususlarını takip etmek, bakıma götürmek, parça değiştirtmek, kontrol ettirtmek, gibi dertlerle uğraşmıyorsunuz. Bu arada çok sık bakıma ihtiyaç olmuyor ama yine de bir tür takip gerekiyor. Dolayısıyla bu tür bakım hususlarıyla uğraşmak zorunda olmamak bir rahatlık yaratabiliyor. Aynı konu temizlik için de geçerli. Özellikle kumluk veya tortulu zeminlerde dalıyorsanız, temizlik en favori işiniz olmayacaktır!

5. Finansal yatırım: Sona kaldı ama önemli bir konu: tüm seti düşündüğünüzde satın almak ciddi bir yatırım demek. (Çok yaygın olmasa da) bazı dalış merkezleri ekstra ücret almadan dalış malzemelerini kiralıyor ama eğer kiralamaya para ödüyorsanız, kiralamayla satın alma maliyetlerini karşılaştırmak iyi bir fikir olabilir. Eğer dalışı uzun süreli bir uğraş olarak görüyorsanız, tüm dalış hayatınız boyunca malzemeye bir (hadi bilemediniz iki) kere yatırım yapıp kendi malzemenizle dalmanız en iyisi olacaktır. Maliyetler hakkında varsayımda bulunmayın, hesaplayıp uzun vadede hangisi daha hesaplı kendisiniz karar verin. Kiralamak daha makul gözükebilir ama hesapladığınızda, çıkan toplam sizi şaşırtabilir!

Şimdi de sizden duyalım: Sizin bakış açınız nedir? Kendi scuba ekipmanınıza sahip misiniz yoksa kiralamayı mı tercih ediyorsunuz? Bizimle paylaşın!